Berkecan, mahallenin sessiz öğlesinde, kocası işteyken türbanlı komşusu Hatice’nin kapısını çaldı. “Bir şey soracaktım,” diye içeri süzüldü. Hatice, nazikçe çay koyarken, Berkecan’ın gözleri onda gezindi. Sohbet koyulaştı; Hatice’nin utangaç gülüşü, Berkecan’ı cesaretlendirdi. “Yalnızlık zor mu?” diye sordu. Hatice susunca, Berkecan elini uzattı. Mutfakta başlayan yakınlaşma, koltukta tutkuya dönüştü. Mercimek fırına verilmişti; Hatice’nin türbanı sabit, ama vicdanı titriyordu. Kocası gelmeden Berkecan ayrıldı.
Yorum